DEPRESİF YATIRIM FELSEFESİ

                                               
                                            DEPRESİF YATIRIM FELSEFESİ

             Karlı yatırımın temelini oluşturan husus yatırım yaptığımız ürüne harcadığımız maliyetin üzerinde gelir elde etmek yani kar etmektir.Tüm dünyada ticaretin temelini oluşturan şey : Kar = Satış- Maliyet olan  bu basit formüldür ve tüm yapılan ticaretin temel döngüsünü ve hedefini oluşturur.İster spot piyasada döviz alıp satın isterseniz hisse senedi piyasasında işlem yapın herkesin temel amacı kar elde etmektir, Bu işi hakkıyla yapan , sürdürülebilir kazançlar elde ederek büyük servetler kazanmış kişi sayısı hepimizin bildiği gibi iki elin parmağinı geçmeyecek kadar azdır.Bu insanların yatırım stratejilerini incelediğimizde hepsinin farklı strateji ve yöntemleri vardır fakat ortak başarıları ellerinde tuttukları yatırım enstrümanını ucuza alıp yüksek fiyattan satabilme becerileridir. Hisse senedi piyasasını incelersek piyasasayı yönlendiren kalabalıklardır ve kalabalıkların peşine takılarak trend takip ediyorsanız muhtemelen trenin en son vagonunda oturuyorsunuzdur, bu da sizin yüksek fiyatlardan maliyetlenme problemi oluşturur.Fiyatı son iki yıllık sürede en az  %50 primlenmiş bir hissenin trendini takip  ederek yükselmiş fiyata girmek bana her zaman riskli gelmiştir.Teknik analiz gerçeğini asla inkar etmiyorum,trend takip ederek kazançlı işlemler gerçekleştirebilirsiniz fakat önemli husus trenin ön vagonunda vip lerin olduğu kısımdamısınız yoksa en arka vagonda yüreği ağzında sürekli stoploss hesapları yapanlardanmısınız önemli olan husus bu noktadadır.İnsanlar sosyal varlıklardır ve hayatın her alanında toplumla uyumlu olmaya çalışırız ve maalesef finansal anlamda rekabetin sert yaşandığı iş hayatında da toplumla uyumlu hareket ederiz ve bunun sonucunda yaratıcılığımızı ortaya çıkaramayız ve para kazanamayız. Para kazanmanın temeli zıtlıklardan ve ekonomik depresyonlardan maksimum derece faydalanabilmektedir..

           

                   Depresif yatırım felsefemi anlatmadan önce kısaca depresyonu tanımlamak gerekirse : sağlıklı insanlar istenmeyen ya da hayal kırıklığına neden olan olaylar karşısında sıkıntı , üzüntü , keder gibi duygusal tepkiler verdiğinde bu duygulara depresif duygular denir. Ekonomik, siyasal ve sosyal krizlerde piyasalar deprefis duygular içine girer ve kötümserlik kar topu gibi büyür ve hisse senedi fiyatları sert düşer döviz kurları sert yükselir para devalüe olur. Bu ortamda yatırım trenine binme vakti gelmiştir. Özellikle maksimum kötümserlik noktasında hisse senedi yatırımı yaptıktan sonra  sabırlı olarak bekleme olgunluğunu ve kararlılığını gösterebilmek gerekmektedir. Yaşanan şokların vadesi olayın niteliğine göre değişebilir fakat aylarca piyasaları düşürecek olumsuzluklar nadir yaşanır.Büyük kriz zamanları  haricinde piyasaların normal seyrettiği zamanlarda  hisse  senedi seçemek, genel kabul görmüş kriterler doğrultusunda hareket etmek gene yüksek fiyatlardan hisse senedi almamıza neden olur.Hem akademik çevrelerde hemde proföyonel  portföy yöneticilerinin sizlere önerdiği; karlı, sürekli büyüyen şirketlere uzun vadeli yatırım yapmanız yönündedir fakat hiç bir zaman geleceği öngöremeyiz, Beş bilanço döneminde ard arda kar açıklamış bir şirketin altıncı döneminde kar açıklamasının garantisi yoktur belli eğitim ve yetkinliğe sahip proföyoneller bir sonraki dönem için kar tahminleri yapabilirler yada içerden öğrenebilirler fakat normal sıradan bir yatırımcı sağlıklı analiz yapamaz yaptığı analizlerin doğruluğu da şüpheli olacaktır.Karlı ve büyüyen şirketin performansı zaten satın aldığınız fiyatın içindedir ve olabilecek herhangi bir büyüme yavaşlaması,bilançonun zarar yazması yada ekonomideki şok gelişmeler yatırımcılar üzerinde şiddetli depresyonlar oluşturur bu depresyon sert satış dalgasına sebep olur ve yer çekimi kanunu devreye girerek fiyatlar yere çakılır bu durumda trend takipçileri , teknik analiz guruları ,temel analiz uzmanları ve indikatör aşıkları tepe taklak olurlar bu olayda en hafif hasarla çıkan  vagonun en önünde oturan ucuzcular yani vip lerdir.Aklıma gelen Türkiye de yaşanmış  depresyon örneklerinden bir kaçı Gezi parkı olayları, 17 Aralık operasyonları,  Fenerbahçe şike operasyonu.Düşünsenize  bu saydığım örneklerde kötümserliğin en yüksek olduğu zamanlarda hisse senedi almış olsaydınız elde edeceğiniz gelirler ne kadar olurdu. Aziz Yıldırım hapse girdiği zaman Fener hissesi almış olsaydınız muhtemelen  karlarınızı katlamış olurdunuz.Eminim ki belli bir kesim bu kötümserlikleri fırsata çevirmiş  ve büyük paralar kazanmıştır.İşte bu kişiler benim yatırım felsefeme sahip olan depresif ortam yatırımcılarıdır.

  

                    Depresyona girmiş hisse senetlerini sağlıklı analiz edebilmek çok önemlidir.Öncelikle bu hisseleri sağlıklı analiz yapabilmek için dışarıda söylenenlere kulağınızı tıkamanız gerekmektedir çünkü yatırımcılar yüksek doz depresyon içindedir, kötümserdir ve her şeyin daha da kötü gideceği inancındadırlar işte  bu düşüncelerin  sizi etkilememesi ,yatırım stratejinizi sağlıklı oluşturabilmeniz adına şarttır. Analizimizin temelinde depresyona girmiş fiyatı dip seviyelerde olan şirketin  öncelikle sert düşüşün arkasındaki asıl sebebi teşhis etmelisiniz yani bu düşüş spekülatif mi,mali problemlerden dolayımı yoksa yönetimden kaynaklanan sebeplerden ötürü mü bu kadar ucuzlamıştır.Şirketin mali yapısı kuvvetli fakat spekülatif yada yönetim kaynaklı aşırı ucuzlamışsa bu fırsatı değerlendirmek daha düşük riskli olur fakat mali sebeplerden dolayı ise ciddi, titiz bir mali analiz çalışması yapmanız gerekmektedir.Borcu özkaynaklarını aşmış, batma riski bulunan hisselerden kesinlikle uzak durun.Temel mali yapısı çok kuvvetli fakat buna rağmen  düşük kar açıklamış, büyümesi yavaşlamış, rakiplerinden kaynaklı zarar yazan şirketler büyük fırsattır. Çünkü bu zararlar sonsuza kadar sürmez ve şirket yönetimi belli bir değişime gitme mecburiyetine girecektir.Şirketin arge departmanı yeni ürünler geliştirilcek, yönetim , farklı stratejiler uygulayarak tekrar şirketin sağlıklı duruma gelmesini sağlayacaktır işte o vakit hisse fiyatı ralliye girecek iyimserlik fiyatlamaya başlayacak  ve yatırımcılar trene koşarak girecektir fakat sizin onlardan farkınız en ön koltuğa çoktan oturmuş kazancınızın keyfini çıkarıyor olmanızdır..

Barış Taşmalı